Ubuntu Türkiye

Merhaba. Ben bilgisayar mühendisliği okuyorum. Bağımsız oyun geliştiriciliğinden geçimimi sağlamak istiyorum. Yaşım 24 ve bir an önce para kazanmam gerekiyor çünkü yaşım baya geçiyor. İlk 16 yaşımdayken oyun programlamak istemiştim. O yaşlarımda forumlarda açılan konuları incelediğimde gözüm korkmuştu ve vazgeçmiştim. Tek duyduğum kelime imkansız kelimesiydi. Herkes ama herkes imkansız dedi ve ben de yapabileceğim bir alana yöneleyim diyerekten sürekli daldan dala atladım. Web tasarımcılığı, web programcılığı falan derken hiç bir alanda uzmanlaşamadım. Herşeyden biraz öğrendim ama hiçbir şeyi tam öğrenemedim. Küçüklüğümden beri oyun geliştirme hayalim vardı ama imkansız kelimesini beynime çivi gibi çakmışlardı. Şu yaşlarımda internette minecraft'ın tek kişi ile yapılmış olması beni tekrardan heveslendirdi ve o yapabiliyorsa ben neden yapamıyayım diye içimden geçirdim. Öyle gta gibi büyük oyunlar yapmak niyetinde değilim. Küçük ama fikir yönünden ağır basan oyunlar. Ama kafamı karıştıran çok konu oluyor ve bu işe girmeye korkuyorum. Yaşımda geçti o yüzden vakit kaybetmek istemiyorum.

1. Sorum : Steam diye bir sistem duydum. PC için yapılan oyunlar orda satılabiliyor sanırım. Bu konuda baya bir araştırdım ama bu işin nasıl yapılacağını bulamadım(ingilizcem yok) . Steam bu iş için sitesinde komisyonu beraber belirleriz falan yazıyor. Bir sitede de %75 komisyon aldığı yazıyordu. Eeeee %75'i kendine alıyorsa ben ne kazanıcam?

2. Sorum : Benim hiç param yok. Yaptığım oyunları patentliyemem. Okuduğum kadarıyla patent işleri baya pahalı oluyormuş. Ben oyunu yazıp markete attım diyelim. Başka biri benim oyunumu alıp patentini üzerine yaptırabilir mi? Hatta daha ileriye gidip yazdığım oyunun patentini alıp bana dava açabilir mi? Bu hukuk işleri nasıl yürüyor hiç bilmiyorum. Başıma bela almak istemiyorum. Yardımcı olun lütfen :(

3. Sorum : Yaptığımız oyunları steam dışında hangi marketlerde satabiliriz?

4. Sorum : Oyunu steam gibi bir markette satışa sundum diyelim. Devlet bu yüzden fatura kesmemi veya vergi ödememi ister mi? Bu yüzden bana ceza yazar mı? Lütfen beni aydınlatırsanız sevinirim :( Şimdiden teşekkür ederim.

kusura bakma hepsini okuyamadım, kendini farkında olman güzel bir şey. Tek başına bir şeyler yapmak istiyorsan Android'e ya da IOS'a yönel derim ben.

Bende oyun yapmak istiyordum ama sizin gibi gözüm korktu. Steam ilk başta oyununuzun alınabilirliğini görmek için GreenLight denilen bir ortamda ürününüzü oylamaya sunuyor eğer ki oylanıp yeşil ışık yakarlarsa muhtemelen ürününüz artık satışa çıkarılmaya hazırdır :) Komisyon olarak bir bilgi bulamadım ama Steam %5 veya %15 kar payı alıyor diye tahmin ediyorum. Örneğin pazar sistemi mevcut burada sattığınız öğelerden Steam %5 Oyun ise %10 kar payı alıyor. Ayrıca oyun konusunda bende yardımcı olmak isterim. Tasarım konusunda veya senaryo.

Yas sorununa takilmayin bence henuz daha cok gencsiniz bence de tek basina pc oyunu yazmak yerine mobil oyunlara yonelmek daha mantikli

Güldürdün :)
Hele bir oyunu yap bakalım sen. Kaynak kodu açmadığın sürece projenin çalınması o kolay değil, patent falan yok öyle.

İmkanın varsa ingilizce kursuna git çünkü yabancı dil olmadan bir arpa boyu ilerlenemez. Bu işlerde geç kaldım deyip acele etmek buzun üzerinde koşmaya benzer, tecrübeyle sabit. Temeli sağlam atıp sindirerek ilerlemelisin. Programlama konusunda yolun başında olduğun belli, şimdilik oyunu falan boş verip terminal ile dost olmaya bak.

Alıntı yapılan: unsigned int - 17 Aralık 2015 - 00:27:22
kusura bakma hepsini okuyamadım, kendini farkında olman güzel bir şey. Tek başına bir şeyler yapmak istiyorsan Android'e ya da IOS'a yönel derim ben.

Aynen sanırım öyle yapıcam. LibGDX diye bir oyun motoru var. O motor üzerinden yazılan oyunların linux, windows, android, ios çıktıları alınabiliyor. Yani oyunu bir kez yazıyorsun ve her platformda çalışıyor. Ben oyunu bir kez yazıp hem steam'a, hem android markete, hem de diğer marketlere aynı anda yükleyip satışını yapabilir miyim? Google play veya steam bu konuda sıkıntı çıkarır mı?

Alıntı yapılan: MuhbirKedi - 17 Aralık 2015 - 00:49:20
Bende oyun yapmak istiyordum ama sizin gibi gözüm korktu. Steam ilk başta oyununuzun alınabilirliğini görmek için GreenLight denilen bir ortamda ürününüzü oylamaya sunuyor eğer ki oylanıp yeşil ışık yakarlarsa muhtemelen ürününüz artık satışa çıkarılmaya hazırdır :) Komisyon olarak bir bilgi bulamadım ama Steam %5 veya %15 kar payı alıyor diye tahmin ediyorum. Örneğin pazar sistemi mevcut burada sattığınız öğelerden Steam %5 Oyun ise %10 kar payı alıyor. Ayrıca oyun konusunda bende yardımcı olmak isterim. Tasarım konusunda veya senaryo.

Evet öyle bir sistemi varmış. Ben de okuduğumda buna bir anlam verememiştim. Hem kayıt için 100 dolar istiyorlar hem de greenlight diye bir sistem getirmişler. Gerçekten bir anlam veremedim. %15 komisyon alıyorsa gayet makul ama bir sitede %75 alıyor diye okuyunca hevesim kaçtı. İnşallah dediğiniz gibidir. Ben daha oyun konusuna yeni başladım. Açıkçası hiç bilgim yok. İnternetten java öğrenerek başladım. Umarım öğrenme aşaması uzun sürmez. :(

Alıntı yapılan: ShaoDownLiNuP - 17 Aralık 2015 - 00:51:40
Yas sorununa takilmayin bence henuz daha cok gencsiniz bence de tek basina pc oyunu yazmak yerine mobil oyunlara yonelmek daha mantikli

LibGDX motoruyla hem PC için hem de android için çıktı alınabiliyor. Yani internette okuduğum kadarıyla kod bir kere yazılıyor ve çıktısı tüm platformlar için alınabiliyor. Tüm platformlar için çıktısını alıp bütün marketlere yükleme gibi bir imkan var mı acaba?

Alıntı yapılan: Amenofis - 17 Aralık 2015 - 01:12:21
Güldürdün :)
Hele bir oyunu yap bakalım sen. Kaynak kodu açmadığın sürece projenin çalınması o kolay değil, patent falan yok öyle.

İmkanın varsa ingilizce kursuna git çünkü yabancı dil olmadan bir arpa boyu ilerlenemez. Bu işlerde geç kaldım deyip acele etmek buzun üzerinde koşmaya benzer, tecrübeyle sabit. Temeli sağlam atıp sindirerek ilerlemelisin. Programlama konusunda yolun başında olduğun belli, şimdilik oyunu falan boş verip terminal ile dost olmaya bak.

Aynen kaç gündür kafayı yedim. Merak ettiğim sorularla ilgili google'de hiç bir bilgi bulamıyorum. İngilizce gerçekten şartmış onu da anladım. Benim de garip takıntılarım oluyor. Kafamdaki sorulara yanıt almadan bir işe başlayamıyorum. :(

Alıntı yapılan: dert36LibGDX motoruyla hem PC için hem de android için çıktı alınabiliyor. Yani internette okuduğum kadarıyla kod bir kere yazılıyor ve çıktısı tüm
platformlar için alınabiliyor. Tüm platformlar için çıktısını alıp
bütün marketlere yükleme gibi bir imkan var mı acaba?

Bu konuda bilgim yok malesef :(

Alıntı yapılan: ShaoDownLiNuP - 17 Aralık 2015 - 01:25:13

Alıntı yapılan: dert36LibGDX motoruyla hem PC için hem de android için çıktı alınabiliyor. Yani internette okuduğum kadarıyla kod bir kere yazılıyor ve çıktısı tüm
platformlar için alınabiliyor. Tüm platformlar için çıktısını alıp
bütün marketlere yükleme gibi bir imkan var mı acaba?

Bu konuda bilgim yok malesef :(

Yine de teşekkür ederim :)

Alıntı yapılan: AmenofisGüldürdün 
Hele bir oyunu yap bakalım sen. Kaynak kodu açmadığın sürece projenin çalınması o kolay değil, patent falan yok öyle.

İmkanın varsa ingilizce kursuna git çünkü yabancı dil olmadan bir arpa boyu ilerlenemez. Bu işlerde geç kaldım deyip acele etmek buzun üzerinde koşmaya benzer, tecrübeyle sabit. Temeli sağlam atıp sindirerek ilerlemelisin. Programlama konusunda yolun başında olduğun belli, şimdilik oyunu falan boş verip terminal ile dost olmaya bak.

Katılıyorum. İngilizce bu işin büyük bir kısmı geri kalan kısmı ise araştırma beceresi.

Alıntı Yap
I don't like English!

Sırf bu yüzden ilerleyemiyorum..

Minecraft:
https://en.wikipedia.org/wiki/Minecraft 
https://tr.wikipedia.org/wiki/Minecraft

Arzun öğrenmek değil, para kazanmak. Bu nedenle de ülkemizde bir çok başka vatandaş için de geçerli olan bir durum olarak, hiç bir şey öğrenemiyorsun. At yarışlarında az para yatırarak çok zengin olmuş birisinin hikâyesini duyarsan, ömür boyu sen de At yarışlarına tüm servetini kaptırırsın. Diğerleri günün birinde öyle yapmaya başladılar.

Bende lise yıllarımdan beridir bilgisayar ile haşır neşirim. O zamanlar bash ile başlayan maceram bir sürü programlama dilinden sonra c++ ile devam ediyor. Yalnız ben senin gibi cesaret edip bilgisayar mühendisliği okumadım. İnşaat mühendisliğini okudum. Ülkemizin her sektörü sıkıntılı ve acımasız. En azından bildiğim bir piyasada çalışayım en kötü bir gelirim olur dedim.  Şimdi yüksek lisansı bilgisayar mühendisliği üzerinden yapayım diyorum.

Aslında aynı dertten muzdaripiz. Bende 25 yaşına geldim daha yeni mezun oldum. Artık bende para kazanmak istiyorum. @ekremsenturk e ben bu konuda katılmıyorum. Sevipte okuduğu bir bölümden tabi ki para kazanma gayesi olacak.  Çaresizlik içindeyken çıkan fikirler ile para kazanan bir sürü insan var.

Bende şimdi inşaat mühendisliğine has uygulamar yazmaya başladım. Kiriş çözümü yapan uygulamam bitti gibi. Akışkanlar mekaniği  için bir uygulama geliştiriyorum. Onunda sembol içerikli integral alan basit bir kütüphane kısmındayım. Aklımda ise bunları adım adım çözümü gösteren kısımları para karşılığı satmak var. Direk sonucu gösterimi ücretsiz  yapmak var. Lisans konusunda ise kendi projeni statik derlersen sıkıntı olmaz. Ama kullandığın kütüphaneyi statik derlemeye dahil edersen o zaman sıkıntı olur. Ücret ödemek zorunda kalırsın. Patent mevzusuna takılma bence. Benzersiz bir uygulama geliştirdikten sonra ilk sen kazanacaksın. Zaten çok kazanmışsan başkalarıda yapmak ister. Çok tutmamışsa kimse elini değirmez zaten. Tutarsada sahteler gerçeğini her zaman yaşatır. Ona göre patent işlerine bakarsın artık.

Tek başına olduğun için mobil için oyun geliştirmen daha mantıklı. Mutlaka en sağlam oyun motorlarından birini seç onu kullan. Donanım haberin oyun motoru bölümünde tecrübeli insanlar var. Onlara danışman daha mantıklı.

Birde şu var; oyun geliştirme artık programlamadan çok oyun içeriği hazırlama kısmına kaydı. Artık daha rahat görsellik olarak güzel oyunlar geliştirebiliyorsun. Eskiden kodlayarak oluşturulan giydirme ve fizik motoru gibi kütüphaneler hazır olarak oyun motorlarında mevcut.

para koymadan para kazanılmaz. illaki paten işlemleri vb için para ödenmesi gerekebilir; bilmiyorum.

çalınması riski:
çalına da bilir, çalınmaya da bilir. kapalı kaynak kodlu yaparsan ve yasal olarak bunu ilk ben yaptım diyebilirsen kimse elinden alamaz. fakat sorun şu ki bildiğimiz ve bilmediğimiz birçok sorunu esgeçmişsin...

-yaptığın oyun tutacak mı bakalım? belki aklında orjinal bir fikir vardır. ama başkaları beğenecek midir?
-para kazandırma konusunda en iyi oyunlar bence şu TV haberlerinde korkunç skandallara yol açmış silkroad, metin 2 gibi oyunlardır. bu oyunlarda etkin rol alabilmek için oyunun banka hesabına para yatırıyorsun. yatırdığın para karşılığında firma sana "hayali" giysiler, zırhlar, silahlar veriyor ve sen de bu "hayali" şeylerle "hayali hayali" oynuyorsun. sadece benim uğradığım internet kafeye günde 5-10 kişi "hayali" item(eşyalar) satın almak için geliyor ve "gerçek" paralar yatırıyor. acıyorum bu insanlara, ama oyun firması parayı kırıyor açıkçası...
-görmemiz gereken bir diğer sorun şu: başkası çalar mı demişsin... o kadar korkunç birşey daha var: "KREK". millet oyununu alır da windows, android ortamında korsan şekilde oynarsa ne yapacaksın? bunu da "risk" kategorisine yazmalısın.

en çok hangi tip oyunlar rağbet görüyor?
çok rağbet gören oyunlardan firmalar ne kadar kar elde ediyor?
en çok rağbet edilen oyun mu çok kazandırıyor, yoksa adı az duyulan oyun mu daha fazla kar ettiriyor?(az bilinen oyun kreklenmediği için mantıken firmasını daha az zarar ettirir)
bir oyuncu oyundan ne ister?

bütüüüün bunları hep değerlendirmelisin. bu başlık gereksiz gibi görünse de aslında kişilerin fikirlerini değerlendirmek açısından hem sana, hem de başkalarına yarıyor. umarım yol gösterici olabilirim...

Alıntı yapılan: rutku - 17 Aralık 2015 - 14:15:39
Bende lise yıllarımdan beridir bilgisayar ile haşır neşirim. O zamanlar bash ile başlayan maceram bir sürü programlama dilinden sonra c++ ile devam ediyor. Yalnız ben senin gibi cesaret edip bilgisayar mühendisliği okumadım. İnşaat mühendisliğini okudum. Ülkemizin her sektörü sıkıntılı ve acımasız. En azından bildiğim bir piyasada çalışayım en kötü bir gelirim olur dedim.  Şimdi yüksek lisansı bilgisayar mühendisliği üzerinden yapayım diyorum.

Aslında aynı dertten muzdaripiz. Bende 25 yaşına geldim daha yeni mezun oldum. Artık bende para kazanmak istiyorum. @ekremsenturk e ben bu konuda katılmıyorum. Sevipte okuduğu bir bölümden tabi ki para kazanma gayesi olacak.  Çaresizlik içindeyken çıkan fikirler ile para kazanan bir sürü insan var.

Bende şimdi inşaat mühendisliğine has uygulamar yazmaya başladım. Kiriş çözümü yapan uygulamam bitti gibi. Akışkanlar mekaniği  için bir uygulama geliştiriyorum. Onunda sembol içerikli integral alan basit bir kütüphane kısmındayım. Aklımda ise bunları adım adım çözümü gösteren kısımları para karşılığı satmak var. Direk sonucu gösterimi ücretsiz  yapmak var. Lisans konusunda ise kendi projeni statik derlersen sıkıntı olmaz. Ama kullandığın kütüphaneyi statik derlemeye dahil edersen o zaman sıkıntı olur. Ücret ödemek zorunda kalırsın. Patent mevzusuna takılma bence. Benzersiz bir uygulama geliştirdikten sonra ilk sen kazanacaksın. Zaten çok kazanmışsan başkalarıda yapmak ister. Çok tutmamışsa kimse elini değirmez zaten. Tutarsada sahteler gerçeğini her zaman yaşatır. Ona göre patent işlerine bakarsın artık.

Tek başına olduğun için mobil için oyun geliştirmen daha mantıklı. Mutlaka en sağlam oyun motorlarından birini seç onu kullan. Donanım haberin oyun motoru bölümünde tecrübeli insanlar var. Onlara danışman daha mantıklı.

Birde şu var; oyun geliştirme artık programlamadan çok oyun içeriği hazırlama kısmına kaydı. Artık daha rahat görsellik olarak güzel oyunlar geliştirebiliyorsun. Eskiden kodlayarak oluşturulan giydirme ve fizik motoru gibi kütüphaneler hazır olarak oyun motorlarında mevcut.

Teşekkür ederim :)
Bir tek bilgisayar alanına has bir durum galiba. Sanki bilgisayardan para kazanmak istemek suçmuş, kötü bir şeymiş gibi bakılıyor. Kendimi bildim bileli bilgisayarla haşır neşir yaşıyorum. Herşeyini öğrenmek istedim ama olmadı. Şu yaşıma kadar bu alandan para kazanmak gibi bir fikrim olmamıştı ama yaşım geçiyor ve bende sevdiğim işten para kazanmak istiyorum. Neden suç olarak görülüyor ki anlamıyorum.

Patent mevzusuna takılmamın nedeni, adam benim uygulamamı kendi üzerine patentleyip bana dava açabilir diye korktum. Ya da ne bileyim bilmediğin bir şeyi programa dahil edersin ve telif haklarına girdiği için cezayı yersin. Mesela bir sözlük uygulaması yapacaktım. İngilizce ve türkçe sözlük. Bu kelimelerin karşılığına da bir sözlük kitabından bakıp yazacaktım ama telif hakkına girer diye korktum. Girer mi sence?

Yazdığın bu programı nerede satmayı düşünüyorsun? Uygulama mağzaları var mı?
Statik derleme nedir? Javanın kütüphanelerini kullanırsak para ödüyor muyuz pek anlamadım?

LibGDX kütüphaneleri açık kaynak kodlu mesela. Onunla uygulama geliştirince lisans ücreti ödemiyorsun sanırım. LibGDX motoru sence android platformunda oyun geliştirmek için yeterli kalır mı?

Alıntı yapılan: seron - 17 Aralık 2015 - 15:52:34
para koymadan para kazanılmaz. illaki paten işlemleri vb için para ödenmesi gerekebilir; bilmiyorum.

çalınması riski:
çalına da bilir, çalınmaya da bilir. kapalı kaynak kodlu yaparsan ve yasal olarak bunu ilk ben yaptım diyebilirsen kimse elinden alamaz. fakat sorun şu ki bildiğimiz ve bilmediğimiz birçok sorunu esgeçmişsin...

-yaptığın oyun tutacak mı bakalım? belki aklında orjinal bir fikir vardır. ama başkaları beğenecek midir?
-para kazandırma konusunda en iyi oyunlar bence şu TV haberlerinde korkunç skandallara yol açmış silkroad, metin 2 gibi oyunlardır. bu oyunlarda etkin rol alabilmek için oyunun banka hesabına para yatırıyorsun. yatırdığın para karşılığında firma sana "hayali" giysiler, zırhlar, silahlar veriyor ve sen de bu "hayali" şeylerle "hayali hayali" oynuyorsun. sadece benim uğradığım internet kafeye günde 5-10 kişi "hayali" item(eşyalar) satın almak için geliyor ve "gerçek" paralar yatırıyor. acıyorum bu insanlara, ama oyun firması parayı kırıyor açıkçası...
-görmemiz gereken bir diğer sorun şu: başkası çalar mı demişsin... o kadar korkunç * bir şey daha var: "KREK". millet oyununu alır da windows, android ortamında korsan şekilde oynarsa ne yapacaksın? bunu da "risk" kategorisine yazmalısın.

en çok hangi tip oyunlar rağbet görüyor?
çok rağbet gören oyunlardan firmalar ne kadar kar elde ediyor?
en çok rağbet edilen oyun mu çok kazandırıyor, yoksa adı az duyulan oyun mu daha fazla kar ettiriyor?(az bilinen oyun kreklenmediği için mantıken firmasını daha az zarar ettirir)
bir oyuncu oyundan ne ister?

bütüüüün bunları hep değerlendirmelisin. bu başlık gereksiz gibi görünse de aslında kişilerin fikirlerini değerlendirmek açısından hem sana, hem de başkalarına yarıyor. umarım yol gösterici olabilirim...

Teşekkür ederim:)
Haklısın oyunun tutmama gibi bir riski de var ama o kısmı kafaya takmıyorum fazla. Minecraft'ı yazan adam 50. projem bu. Bundan önce başarısız olan 50 tane projem var demiş mesela. Oyun içi alım satımlardan gerçekten iyi kazanıyorlar. Benim bir arkadaşımda facebook'tan oynanan bir oyundan gemi falan satın alacaktı. Bana da mantıksız geliyor ama demek ki oyuna gerçekten bağlanıyorlar. Sanırım bu bir tek online oyunlar için geçerli oluyor. Yine android ortamında oynanan Clas of clans mıydı neydi o oyunun günde 1 milyon dolardan fazla kazandığını duydum. Hep oyun içi alımlar sayesinde tabikide. Millet deli gibi para yatırıyor.

@seron, bu kadar çok şey ile aklını meşgul edersen, konu ile ilgilenecek vaktin olmaz. En baştan kendini korkutmuş olursun. Önce elinde bir ürünün olur, sonra o ürününe bir sponsor veya maddi durumu güçlü bir ortak bulursun. Hukuki işler için de konu hakkında uzman bir avukat bulursun. Her işi uzmanı yapar.

@dert36, sen önce oyunu bitir, gerisini sonradan düşünürsün. Oyunun bitene kadar da bir iş bul ve çalış. Umut ile karın doymaz.

Alıntı yapılan: ekremsenturk - 17 Aralık 2015 - 16:49:16
@seron, bu kadar çok şey ile aklını meşgul edersen, konu ile ilgilenecek vaktin olmaz. En baştan kendini korkutmuş olursun. Önce elinde bir ürünün olur, sonra o ürününe bir sponsor veya maddi durumu güçlü bir ortak bulursun. Hukuki işler için de konu hakkında uzman bir avukat bulursun. Her işi uzmanı yapar.

@dert36, sen önce oyunu bitir, gerisini sonradan düşünürsün.

Kesinlikle bu işte başarılı olabilmem için en başından her şeyini öğrenmem lazım. Ben kendimi tanıyorum.. Asıl kafamdaki bu soru işaretlerine cevap bulamadan bu işe odaklanamam. Beynimin içinde başka biri var ve bana bu soruları soruyor. Yaşım geçti. Eğer para kazanmaya başlamasam elimdeki bu bilgisayarda gidecek, internette gidecek ve işte o zaman bilgisayarcılık benim için bitmiş olacak. Benim de garip takıntılarım var. Anti sosyal biriyim ve bu iş insanlardan uzakta yapabileceğim tek iş.

Alıntı Yap@seron, bu kadar çok şey ile aklını meşgul edersen, konu ile ilgilenecek vaktin olmaz. En baştan kendini korkutmuş olursun. Önce elinde bir ürünün olur, sonra o ürününe bir sponsor veya maddi durumu güçlü bir ortak bulursun. Hukuki işler için de konu hakkında uzman bir avukat bulursun. Her işi uzmanı yapar.

@dert36, sen önce oyunu bitir, gerisini sonradan düşünürsün. Oyunun bitene kadar da bir iş bul ve çalış. Umut ile karın doymaz.

Daha kısa , açık ve net nasıl söylenebilirdi ki? Aynen katılıyorum.

@dertli bulunduğumuz toplu böyle. Bedavacı bir toplum. Bedavaya çalıştırır çok iş ister. Dünyada en çok çalışan ülke biziz ama en düşük ücret ile çalışanda biziz. Mesela yeni mezun inşaat mühendisi 1250 TL ye şanslıysa iş bulur. Çok fazla şey istenir. Ama git yurt dışındaki türk şirketlerine en az 2-3 bin $ maaş alıyorsun. Ya boş ver bu mevuzları çok doluyum zaten.

Alıntı YapPatent mevzusuna takılmamın nedeni, adam benim uygulamamı kendi üzerine patentleyip bana dava açabilir diye korktum. Ya da ne bileyim bilmediğin bir şeyi programa dahil edersin ve telif haklarına girdiği için cezayı yersin. Mesela bir sözlük uygulaması yapacaktım. İngilizce ve türkçe sözlük. Bu kelimelerin karşılığına da bir sözlük kitabından bakıp yazacaktım ama telif hakkına girer diye korktum. Girer mi sence?

Şimdi Silicon Valley diye bir dizi var. Kesinlikle bu diziyi izle. Silikon vadisindeki mühendislerin proje geliştirme ve hırsızlık olaylarını lisans mevzularını çok güzel anlatıyor. İzledikçe kendinden çok kesit bulacaksın. Kaynak kodun kendi bilgisayarında ise ve piyasaya sürüş tarihin belli ise kimse senden hak idda edemez. Etse bile mahkemede kaybeder. Sözlük içinse bir sıkıntı olmayacağına eminim. Diller kamusaldır. Her kitapta kelimeler aynı sonuçta. Rahatça kullanabilirsin.

Alıntı YapYazdığın bu programı nerede satmayı düşünüyorsun? Uygulama mağzaları var mı?

Bir site açıp ve  mobil ödeme sistemiyle satmayı düşünüyorum. Her şeyi şirketimiz üzerinden resmi olarak yapacağım. Belki olursa Ubuntu yazılım merkezine de koyabilirim. Qt kullanıyorum bu arada. Android desteği var. Android mağazasına bile koyabilirim.

Alıntı YapStatik derleme nedir?

Statik derleme uygulamanın her sistemde çalışacak şekilde derlenmesidir. Kullandığı kütüphaneleri ya yanında verirsin yada uygulamanın içine gömersin.

Alıntı YapJavanın kütüphanelerini kullanırsak para ödüyor muyuz pek anlamadım?
LibGDX kütüphaneleri açık kaynak kodlu mesela. Onunla uygulama geliştirince lisans ücreti ödemiyorsun sanırım. LibGDX motoru sence android platformunda oyun geliştirmek için yeterli kalır mı?

Java nın ve LibGDX in kütüphanelerini değiştirmeden kullanmalısın. Kendi uygulamanı ister kapat ister aç. Sana kalmış.

Şimdide @ekremsenturk dediklerine katılıyorum.  :D

5-6 kişi ile çok iyi oyun yapan Türkler var takımın adlarını hatırlamıyorum ama cidden iyi iş çıkartmışlardı. Mesela "Zula" adında bir Türk FPS oyunu var "Lokum Games" tarafından yapılmış, şirketin ofisi de sanırım Şişli/İstanbul'da. En iyi örneği vereyim "Crytek" Türk oyun firmasıdır. Cevat yerli, Avni Yerli, Faruk Yerli kardeşler tarafından kurulmuştur. Crysis, Farcry gibi şahane oyunlar yapmışlardır. Tabi bu oyun işi öyle kolay olmuyor. O oyunların yapımında 1000 kişilik bir kadro söz konusu. İş başvurusunda bulunmayı deneyiniz.

"Yaşım geçti."

İnanolsun yaşın geçmedi. bir insana yaşın geçti demek için otuzlarda olması gerekiyor. Ben mesela. Benim yaşım geçti.

Ben de diğer arkadaşlar gibi önce hiçbirşeyi kafana takmayıp sadece işine yoğunlaşmanı ve iyi bir iş bulup çalışmanı tavsiye ediyorum. Ayrıca daha önce açtığın başlıkta sana tavsiyeler sıralamıştım, onu zihninden çıkarma ki, sonunda başarısız olursan üzülmeyesin.

Bir işi başarmak için önce o işi yapmayı ÇOK istemek gereklidir.
Sonra o işi yapmaya başlamak gereklidir.
Sonra ÇOK çalışmak gereklidir.
Sonra da o işi bitirmek gereklidir.

Alıntı Yapİnanolsun yaşın geçmedi. bir insana yaşın geçti demek için otuzlarda olması gerekiyor. Ben mesela. Benim yaşım geçti.

Yok artık , biz ölelim o zaman. :) Ben kırkındayım benim için hayat dün başladı, bugün devam ediyor. Bunun bir süresi olduğunu bilmiyordum ben. :)

Alıntı yapılan: mhmtkrktr - 17 Aralık 2015 - 18:28:39

Alıntı Yapİnanolsun yaşın geçmedi. bir insana yaşın geçti demek için otuzlarda olması gerekiyor. Ben mesela. Benim yaşım geçti.

Yok artık , biz ölelim o zaman. :) Ben kırkındayım benim için hayat dün başladı, bugün devam ediyor. Bunun bir süresi olduğunu bilmiyordum ben. :)

Ne bileyim, stresten olsa gerek; kendimi yaşlı ve artık herşey için çok geç gibi hissediyorum ben. Bir de işsizlik var. Yani 31 yaşında ve işsiz bir insan olarak yaşım geçti aslen.

Ama arkadaşımızın yaşı daha geçmemiş.

Hayat insan için her akşam biter , her sabah yeniden başlar @seron. Hem senin , hem benim hemde daha  genç @dert36 arkadaşımızın bitti dediği bir şey varsa, başlayacak mutlaka bişeyleri de vardır. Ben sahsen günde 4 bilemedin 5 saat uyurum. Fazlasına gerek yok. Ölünce zaten bol bol uyuycam. :)  İşli işsiz ne farkeder, hayatı dolu dolu yaşamaya bak, gerisini boşver sen. Boşvermesen de teferruattan öte geçmeyecektir zaten. :)
Sözün özü, erken yada geç diye birşey olduğunu sanmıyorum. Yaptıkların ve yapmadıkların var bence. Konuya bağlarsak, @dert36 arkadaşım sen yap. Herşeyin mükemmel olmasını bekleme, ortaya koy. Ortaya çıkınca eğer gelişmeye elverişliyse çok daha hızlı gelişir ve mükemmelleşir zaten.

Alıntı yapılan: mhmtkrktr - 17 Aralık 2015 - 19:15:52
Hayat insan için her akşam biter , her sabah yeniden başlar @seron. Hem senin , hem benim hemde daha  genç @dert36 arkadaşımızın bitti dediği bir şey varsa, başlayacak mutlaka bişeyleri de vardır. Ben sahsen günde 4 bilemedin 5 saat uyurum. Fazlasına gerek yok. Ölünce zaten bol bol uyuycam. :)  İşli işsiz ne farkeder, hayatı dolu dolu yaşamaya bak, gerisini boşver sen. Boşvermesen de teferruattan öte geçmeyecektir zaten. :)
Sözün özü, erken yada geç diye * bir şey olduğunu sanmıyorum. Yaptıkların ve yapmadıkların var bence. Konuya bağlarsak, @dert36 arkadaşım sen yap. Herşeyin mükemmel olmasını bekleme, ortaya koy. Ortaya çıkınca eğer gelişmeye elverişliyse çok daha hızlı gelişir ve mükemmelleşir zaten.

Çevreden sürekli baskı gelince insan ister istemez kaygılanıyor. Kaygılarda başarıya engel oluyor galiba. Başladım sayılır. Kaç gündür okula bile gitmiyorum sırf bu konuları araştırıyorum. Kafayı yemesem iyidir:) ama başladım öğrenmeye. Bu adresteki dersler çok açıklayıcı anlatılıyor. İsteyen varsa inceleyebilir http://www.baskent.edu.tr/~tkaracay/etudio/ders/prg/java/java_ndx.html

Alıntı yapılan: seron - 17 Aralık 2015 - 18:19:34
"Yaşım geçti."

İnanolsun yaşın geçmedi. bir insana yaşın geçti demek için otuzlarda olması gerekiyor. Ben mesela. Benim yaşım geçti.

Ben de diğer arkadaşlar gibi önce hiçbirşeyi kafana takmayıp sadece işine yoğunlaşmanı ve iyi bir iş bulup çalışmanı tavsiye ediyorum. Ayrıca daha önce açtığın başlıkta sana tavsiyeler sıralamıştım, onu zihninden çıkarma ki, sonunda başarısız olursan üzülmeyesin.

Bir işi başarmak için önce o işi yapmayı ÇOK istemek gereklidir.
Sonra o işi yapmaya başlamak gereklidir.
Sonra ÇOK çalışmak gereklidir.
Sonra da o işi bitirmek gereklidir.

Benden daha küçük çocukların iş sahibi olup, üzerine evlenip çocuk sahibi olduğunu görünce geç kaldığımı düşünmeye başladım açıkçası. Bir de babam baskı yapıyor, ben senin yaşındayken  sen yeni doğmuştun falan diye baskılar baskılar. Aynen haklısınız ama isteğimi canlı tutabilmem için motivasyona ihtiyaç duyuyorum bu yüzden bazen garip sorularım olabiliyor :)

Alıntı yapılan: rutku - 17 Aralık 2015 - 18:05:24
@dertli bulunduğumuz toplu böyle. Bedavacı bir toplum. Bedavaya çalıştırır çok iş ister. Dünyada en çok çalışan ülke biziz ama en düşük ücret ile çalışanda biziz. Mesela yeni mezun inşaat mühendisi 1250 TL ye şanslıysa iş bulur. Çok fazla şey istenir. Ama git yurt dışındaki türk şirketlerine en az 2-3 bin $ maaş alıyorsun. Ya boş ver bu mevuzları çok doluyum zaten.

Alıntı YapPatent mevzusuna takılmamın nedeni, adam benim uygulamamı kendi üzerine patentleyip bana dava açabilir diye korktum. Ya da ne bileyim bilmediğin bir şeyi programa dahil edersin ve telif haklarına girdiği için cezayı yersin. Mesela bir sözlük uygulaması yapacaktım. İngilizce ve türkçe sözlük. Bu kelimelerin karşılığına da bir sözlük kitabından bakıp yazacaktım ama telif hakkına girer diye korktum. Girer mi sence?

Şimdi Silicon Valley diye bir dizi var. Kesinlikle bu diziyi izle. Silikon vadisindeki mühendislerin proje geliştirme ve hırsızlık olaylarını lisans mevzularını çok güzel anlatıyor. İzledikçe kendinden çok kesit bulacaksın. Kaynak kodun kendi bilgisayarında ise ve piyasaya sürüş tarihin belli ise kimse senden hak idda edemez. Etse bile mahkemede kaybeder. Sözlük içinse bir sıkıntı olmayacağına eminim. Diller kamusaldır. Her kitapta kelimeler aynı sonuçta. Rahatça kullanabilirsin.

Alıntı YapYazdığın bu programı nerede satmayı düşünüyorsun? Uygulama mağzaları var mı?

Bir site açıp ve  mobil ödeme sistemiyle satmayı düşünüyorum. Her şeyi şirketimiz üzerinden resmi olarak yapacağım. Belki olursa Ubuntu yazılım merkezine de koyabilirim. Qt kullanıyorum bu arada. Android desteği var. Android mağazasına bile koyabilirim.

Alıntı YapStatik derleme nedir?

Statik derleme uygulamanın her sistemde çalışacak şekilde derlenmesidir. Kullandığı kütüphaneleri ya yanında verirsin yada uygulamanın içine gömersin.

Alıntı YapJavanın kütüphanelerini kullanırsak para ödüyor muyuz pek anlamadım?
LibGDX kütüphaneleri açık kaynak kodlu mesela. Onunla uygulama geliştirince lisans ücreti ödemiyorsun sanırım. LibGDX motoru sence android platformunda oyun geliştirmek için yeterli kalır mı?

Java nın ve LibGDX in kütüphanelerini değiştirmeden kullanmalısın. Kendi uygulamanı ister kapat ister aç. Sana kalmış.

Şimdide @ekremsenturk dediklerine katılıyorum.  :D

Bilgisayarcılara arkadaşların, komşuların ve akrabaların genelde bedava bilgisayar tamircisi diye bakıyorlar.. :)

Slikon valley dizisini duydum ama internette o kadar araştırdım , türkçe altyazılısını bulamadım. Keşke bulabilseydim mutlaka izlerdim. QT androidi destekliyor mu? bunu bilmiyordum.  LibGDX kütüphaneleri değiştirmeden kullanmalısın diye yazmışsınız. Neden değiştirmeden kullanmalıyım? Açık kaynak kodlu değil mi? Değiştirmek yasak mı?

Alıntı yapılan: MuhbirKedi - 17 Aralık 2015 - 18:07:29
5-6 kişi ile çok iyi oyun yapan Türkler var takımın adlarını hatırlamıyorum ama cidden iyi iş çıkartmışlardı. Mesela "Zula" adında bir Türk FPS oyunu var "Lokum Games" tarafından yapılmış, şirketin ofisi de sanırım Şişli/İstanbul'da. En iyi örneği vereyim "Crytek" Türk oyun firmasıdır. Cevat yerli, Avni Yerli, Faruk Yerli kardeşler tarafından kurulmuştur. Crysis, Farcry gibi şahane oyunlar yapmışlardır. Tabi bu oyun işi öyle kolay olmuyor. O oyunların yapımında 1000 kişilik bir kadro söz konusu. İş başvurusunda bulunmayı deneyiniz.

1000 kişilik kadronun yaptığı kadar büyük projeler değil de daha basit projeler yapmayı düşünüyorum. Tetris gibi :D

Benim o tarzda küçük bir oyun fikrim var. matematik oyunu; android için :) Ama hem yapmayı bilmiyorum, hem de çalınır diye korktuğumdan açıklayamıyorum, hem de istekli program yazarı göremiyorum...

Alıntı yapılan: seron - 17 Aralık 2015 - 20:01:05
Benim o tarzda küçük bir oyun fikrim var. matematik oyunu; android için :) Ama hem yapmayı bilmiyorum, hem de çalınır diye korktuğumdan açıklayamıyorum, hem de istekli program yazarı göremiyorum...

Yerinde olsam öğrenir yapardım. Küçük bir oyun diyorsun yapımı zor olmaz bence

Güzel kardeşim :D sağol sağol da...
Ben programlama hiç bilmem. Şimdi öğrenmeye başlasam en az iki yıla ihtiyacım var. Bölümüm bilgisayar değil. Bilgisayarı son kullanıcı olarak kullanıyorum. Oyun programlamak, hiçbir şey bilmeyen birisi için kolay mı zannediyorsun :D

Ben kendi başıma öğrenemeyen birisiyim. Sınıf ortamı gerekli bana; yani ders almam gerekiyor. Öyle bir imkanım da olmayınca, anca ders verebiliyorum. :)

Az önce forumumuzda payaşılan bir bilkent üniv. programlama linkine tıklattım. hala bakıyorum. peeeeeeeeey! cık, ı-ıh! bu iş benim işim değil :-[

Alıntı yapılan: seron - 17 Aralık 2015 - 20:23:02
Güzel kardeşim :D sağol sağol da...
Ben programlama hiç bilmem. Şimdi öğrenmeye başlasam en az iki yıla ihtiyacım var. Bölümüm bilgisayar değil. Bilgisayarı son kullanıcı olarak kullanıyorum. Oyun programlamak, hiçbir şey bilmeyen birisi için kolay mı zannediyorsun :D

Ben kendi başıma öğrenemeyen birisiyim. Sınıf ortamı gerekli bana; yani ders almam gerekiyor. Öyle bir imkanım da olmayınca, anca ders verebiliyorum. :)

Az önce forumumuzda payaşılan bir bilkent üniv. programlama linkine tıklattım. hala bakıyorum. peeeeeeeeey! cık, ı-ıh! bu iş benim işim değil :-[

2 sene sürmez o kadar da karmaşık değil.. Belli kurallar var o kadar. Yeni bir dil öğrenmekten daha basit bence. Ben php'yi 1 ayda öğrendim. En azından bir üyelik sistemi yapacak kadar. Mesela Alper Sarıkaya diye biri var. Programlama alanında hiç bir bilgisi yoktu. Modellemeciydi sadece. 1 sene içinde bu oyunu yaptı https://play.google.com/store/apps/details?id=com.Alper.Manuganu&hl=tr 10 milyondan fazla kişi indirdi.

Bi de bence onun yazdığı oyun daha karışık. o yapabiliyorsa sende yaparsın.

Çok afedersiniz. Belki de bu yüzden forum yönetimi iletimi düzenlemek zorunda kalabilir ama...

YUH! Oyuna bak! Bayağı güzel olmuş ! ;D heveslendim ücretli mi bu oyun?! kreklisi var mı? ( ;) )

O halde ben de yaparım... ???

Dur ben bu meseleyi bir düşüneyim...

@dert36, güzel bir atasözümüz vardır: Doğmamış çocuğa don biçilmez.

Farkındayım panik halindesin, ancak mesele şu ki yalnız değilsin. Ülkemizde mezun olmak üzere veya olan hemen her insan aynı yoldan geçiyor. Senin şu aşamada bir karar vermen gerekmekte: Ya kısa yoldan para kazanmak için bol bol "başarısız" denemeler yapacak ya da ileriye yönelik altın bilezikleri koluna takacaksın. Ne güzel işte bilgisayar mühendisliği okuyorsun, yarın bir gün işe girerken sana fayda sağlayacak şeyleri öğrensen daha güzel olmaz mı? Kendine bir yol çizsen, ne bileyim ağ mı çalışacaksın, güvenlik mi çalışacaksın, programlama mı yapacaksın yoksa sistem yöneticiliğine mi kayacaksın, her ne yapacaksan o yönle ilgili bir şeyler öğrensen? Bundan önce de şu İngilizce işini halletsen?

Sen diyelim ki oyun için çırpından da çırpındın, anladığım kadarıyla pek alt yapın da yok bu konuda. Aradan geçti iki üç sene, bir baktın ki senle mezun olan arkadaşların kendi alanında uçmuş gitmiş, sense hâlâ çırpınıyorsun? Güzel mi sence böyle bir gelecek? Bunun yerine git İngilizce'yi hallet, ardından ilerleyeceğin alana karar ver, onların üzerine okuma, deneme yap. Bir yere çalışmak için gir, tecrübe kazan. Arada istersen yine kısa yoldan para kazanma hayaline bakıver.

Ha, baban sana baskı mı yapıyor? Kısa yoldan para kazanmanı mı istiyor, kendisine neden zamanında zengin olamadığını soruver :) Şaka bir yana, zordur bilirim o işler, fakat güzel bir dille günümüzde artık işlerin öyle yürümediğini anlatman lazım. 24 yaş nedir yahu!

Alıntı YapSlikon valley dizisini duydum ama internette o kadar araştırdım , türkçe altyazılısını bulamadım. Keşke bulabilseydim mutlaka izlerdim.

Bu siteden başka yerde altyazı arama : http://www.turkcealtyazi.org/mov/2575988/silicon-valley.html

Alıntı YapLibGDX kütüphaneleri değiştirmeden kullanmalısın diye yazmışsınız. Neden değiştirmeden kullanmalıyım? Açık kaynak kodlu değil mi? Değiştirmek yasak mı?

Evet yasak. GPL derki; tamam her şeyi kullan ama gpl a sahip uygulamaları kapatıp kendininmiş gibi kullanamazsın. Kopyalayabilirsin ama kaynak kodlarını açıp dağıtmalısın. Mesela Java da ki Jbutton nun davranışını değiştirdin. Derledin ve dağıtırken bu sürüm java kullanacaksınız dedin. İçinde benim özel butonum var dedin. O zaman birisi çıkar derki lisansı çiğnedin. Tek çaren butonu kalıtım yoluyla alıp özelliklerini değiştirmen yada kendine özel buton nesnesi yazman. O zaman ister kapat ister aç o senin tercihin. Kimse bir şey diyemez.

Alıntı yapılan: heartsmagic - 17 Aralık 2015 - 20:51:46
@dert36, güzel bir atasözümüz vardır: Doğmamış çocuğa don biçilmez.

Farkındayım panik halindesin, ancak mesele şu ki yalnız değilsin. Ülkemizde mezun olmak üzere veya olan hemen her insan aynı yoldan geçiyor. Senin şu aşamada bir karar vermen gerekmekte: Ya kısa yoldan para kazanmak için bol bol "başarısız" denemeler yapacak ya da ileriye yönelik altın bilezikleri koluna takacaksın. Ne güzel işte bilgisayar mühendisliği okuyorsun, yarın bir gün işe girerken sana fayda sağlayacak şeyleri öğrensen daha güzel olmaz mı? Kendine bir yol çizsen, ne bileyim ağ mı çalışacaksın, güvenlik mi çalışacaksın, programlama mı yapacaksın yoksa sistem yöneticiliğine mi kayacaksın, her ne yapacaksan o yönle ilgili bir şeyler öğrensen? Bundan önce de şu İngilizce işini halletsen?

Sen diyelim ki oyun için çırpından da çırpındın, anladığım kadarıyla pek alt yapın da yok bu konuda. Aradan geçti iki üç sene, bir baktın ki senle mezun olan arkadaşların kendi alanında uçmuş gitmiş, sense hâlâ çırpınıyorsun? Güzel mi sence böyle bir gelecek? Bunun yerine git İngilizce'yi hallet, ardından ilerleyeceğin alana karar ver, onların üzerine okuma, deneme yap. Bir yere çalışmak için gir, tecrübe kazan. Arada istersen yine kısa yoldan para kazanma hayaline bakıver.

Ha, baban sana baskı mı yapıyor? Kısa yoldan para kazanmanı mı istiyor, kendisine neden zamanında zengin olamadığını soruver :) Şaka bir yana, zordur bilirim o işler, fakat güzel bir dille günümüzde artık işlerin öyle yürümediğini anlatman lazım. 24 yaş nedir yahu!

Bilgisayar mühendisliği gerçekten hayalim olan bir bölümdü ama beni hayal kırıklığına uğrattı. Ben sanıyordum ki sabah akşam projeler yapıcaz ama hiç öyle olmadı. O kadar farklı ders ve konu var ki insanın kafası uçuyor. Bilgisayardan çok matematik dersi görüyoruz. Görende matematik bölümü okuduğumuzu sanıcak. Diferansiyel denklemler, lineer cebir, fizik, sayısal analiz, elektrik devre temelleri, nesneye dayalı analiz, veri yapıları gibi dersler görüyoruz.. Bunların hepsini zaman kaybı olarak görüyorum ve kaç gündür de üniversiteye gitmiyorum. Yurtta oturup şu işi nasıl öğrenirim, nasıl kazanırım diye araştırıyorum sadece. Amacım kısa yoldan zengin olmak gibi görünüyor ama amacım bu değil. Kısa yoldan zengin olmanın sadece bir yalandan ibaret olduğunu ben çoktan öğrendim. Saçma sapan işlere girdim kısa yoldan zengin olucam diye ama hepsi fiyasko çıkınca böyle bir şeyin imkansız olduğunu anladım. Satış ortaklığı, anket doldur para kazan, dosya upload et para kazan, reklamlara tıkla para kazan, yok haftada 10.000 dolar kazandırıyor falan filan her işi denedim ama sadece ayda 6 ayda 10 dolar kazandırdı. Kısa yoldan zenginlik olmadığını tecrübelerime dayanaraktan çok iyi biliyorum. Oyun yapımcılığının zorluğunu da çok iyi biliyorum. indie game belgeselinde onu da izledim ama seviyorum ve sevdiğim işten para kazanmak istiyorum. Ne kadar zor olursa olsun. Acilen para kazanmak istememin nedeni şu elimdeki bilgisayar bozulursa bir daha bilgisayarı rüyamda görecek olmamdır. Ki git gide bozuluyor. Bataryası çöktü bile. Babam ve evdekiler baskı yapıyor evet çünkü onlarında durumu iyi değil ve ben başka iş yapamıyorum. Mecburum

Alıntı yapılan: seron - 17 Aralık 2015 - 20:46:19
Çok afedersiniz. Belki de bu yüzden forum yönetimi iletimi düzenlemek zorunda kalabilir ama...

YUH! Oyuna bak! Bayağı güzel olmuş lan! ;D heveslendim ücretli mi bu oyun?! kreklisi var mı? ( ;) )

O halde ben de yaparım... ???

Dur ben bu meseleyi bir düşüneyim...

Oyun bedava. Adamın oyunla ilgili internette bir dünya röportajı var. Hepsini okudum. Müzikler hariç oyunun tamamını kendisi yapmış. Sadece bu değil. 3 tane daha oyun yapmış. AROG filminde bir dinazor varya , tirex o tirexi bu adam tasarlamış işte. Programcılık konusunda hiç bir bilgisi yoktu, sadece modellemiciymiş işte ama sonra bu alana girmiş, programcılığıda kısa sürede öğrenmiş. Oyun üzerine oyun yapıyor. Diğer oyunları bunlar :

https://play.google.com/store/apps/details?id=com.Alper.Manuganu2
https://play.google.com/store/apps/details?id=com.Alper.GravityProject
https://play.google.com/store/apps/details?id=com.Alper.SwordOfXolan

Bende bu adama çok özendim. O tek başına yapabildiği için ben de yapmak istedim. Oyun motoru olarak unuty'i kullanıyormuş. Sadece bu şahıs değil bi de Soner kara var. Yaptığı oyun şu : https://play.google.com/store/apps/details?id=com.skgames.trafficracer&hl=tr
100 milyondan fazla indirildi ve bu oyun ona milyon dolarlar kazandırdı. Tek başına yaptı ve tek yaptığı oyunda buydu galiba

Alıntı yapılan: rutku - 17 Aralık 2015 - 20:54:51

Alıntı YapSlikon valley dizisini duydum ama internette o kadar araştırdım , türkçe altyazılısını bulamadım. Keşke bulabilseydim mutlaka izlerdim.

Bu siteden başka yerde altyazı arama : http://www.turkcealtyazi.org/mov/2575988/silicon-valley.html

Alıntı YapLibGDX kütüphaneleri değiştirmeden kullanmalısın diye yazmışsınız. Neden değiştirmeden kullanmalıyım? Açık kaynak kodlu değil mi? Değiştirmek yasak mı?

Evet yasak. GPL derki; tamam her şeyi kullan ama gpl a sahip uygulamaları kapatıp kendininmiş gibi kullanamazsın. Kopyalayabilirsin ama kaynak kodlarını açıp dağıtmalısın. Mesela Java da ki Jbutton nun davranışını değiştirdin. Derledin ve dağıtırken bu sürüm java kullanacaksınız dedin. İçinde benim özel butonum var dedin. O zaman birisi çıkar derki lisansı çiğnedin. Tek çaren butonu kalıtım yoluyla alıp özelliklerini değiştirmen yada kendine özel buton nesnesi yazman. O zaman ister kapat ister aç o senin tercihin. Kimse bir şey diyemez.

Ben hiç bu açıdan düşünmedim. Hem kodları kapalıysa değiştirdiğimi nasıl anlarlar ki? anlayamazlar değil mi?  unity'e lisans sıkıntısı var diye girmedik libgdx'te de başka bir sıkıntı çıktı. libgdx'i anlatan 1 tane hariç hiç bir kaynak bulamadım. ingilizceyi en başta öğrensem daha iyi olacak aslında

Ne diyeyim, zaten sen okula gitmeyerek açıkça bir yol çizmişsin kendine. Naçizane önerim (büyüğün olarak say beni zira yaşça senden oldukça ilerideyim) okula dön, konsantrasyonunu kaybetme ve mezun ol. Senin gördüğün dersleri hemen her mühendis görüyor. Ancak insanlar bu derslerin arasında bir önceki iletimde değindiğim konularda kendilerini geliştirip dışarıda iş bulabiliyorsa bunu sen de yapabilirsin değil mi? 

Java ile güzel bir FPS oyunu olur aslında bayağı da zevkli olurdu. Minecraft ve Rising World Java konusunda ciddi anlamda göstergedir.

Sen çok yanlış gelmişsin. :D

Kimse bir oyun yazıp milyon dolar kazanamaz. Hele de basit, oynama süresi 10 dakka olan bir oyundan imkansız. Saçma sapan haberlere inanma.
Büyük paralar kazananlar da EA, Gameloft gibi firmalardır. O da oyun içi satıştan olur ancak.

Mühendislik demek matematik demek. Matematik bilmeden mühendis olunamayacağı gibi kesinlikle oyun da yazılamaz.

Tavsiyem, okula dön. Bir yerde yazılımcı olarak gir çalış. Oyun programlama ile hobi olarak yine ilgilen. Şansın dönerse büyük firmalara katılırsın.

Şans eseri başarılı olanlara özenip te sakın okulu bırakayım deme. Ben dahil buradaki çoğu kişi yaşça senden büyük ve hayat tecrübemiz de fazla. Ben zamanında ailevi nedenlerden dolayı zorunluluktan okulu bırakmıştım ama şimdi keşke bütün zorluklara göğüs gerip okusaydım diyorum.

O alakasız dediğin dersler aslında o kadar alakalı ki... Bu işlerde matematik zekası en önemli şeydir, matematik olmadan yenilik olmaz. Veri yapıları deyip küçümsediğin şeyin nasıl bir mucize olduğunu bilsen sana öğretilenlerin kıymetini anlardın.

Gerçekten iİlginç şekilde bana benziyorsun. Ben okulu bırakıp iş hayatına atıldığımda oyun yapma hayalleri kuruyordum senin gibi. Ara sıra ustama diyordum ki şakayla karışık abi bak böyle böyle oyun işine girip çok para kazanıcam. 10 sene sonra gelicem ve bu dükkanı satın alıp seni çaycı yapıcam.:) Adam bilgisayarın b sinden anlamasa da hayat tecrübesinin ona verdiği özgüven ile dedi ki "sen 10 sene sonra zengin ol ben de pazar yerinde ... diye bağıracam" . Aradan 12 sene falan geçti ve evet adam haklıymış.:-\

şimdi oyunu yapan şahsiyet dinazor tasarımı  yapmış yani sosyal çevresi güçlü ki filme girebilmiş yeteneğine asla itirazım yok

bahsettiğin google store de ki oyun 1980 yıllar da Yakari'nin bir modellemesi ufak değişikliklerle başarı gelmiş bana öyle geldi belki yanılıyorum

yine oyuna dikkat edersen hiç köşeli sivri çizim yok bu oyunu göze hoş duruma getirmiş ( feng şui bir Çin felsefesi: yapı dizaynı ve mekan uygulaması )

oyunun renklendirmesi göze hoş geliyor tam profesyonel işi ve bilgi birikim analiz ürünü

oyunun içinde simetriler sırıtmıyor yani matematik var

kısaca oyun yapmak için yukarı da sıraladığım özellikler yazılımla alakalı değil bilgi ve birikimle olabilir veya ekip işidir

öncelikle okulun da verilen dersler sana lazım olacak bilgileri ihtiva ediyor için de safsata yok o dersler olmadan süper yazılımcı olsan boş ürünün bir köşede sürünür


'' mış '' la başlayan cümleler varsayımdan ibarettir.

yap/ tım veya başar/dım diyecek yaştasın o okulu kazanamayan nice gençler var sana imrenerek bakanlar var okulunun kıymetini bilmelisin

şu an ki  durum yıl başında bilet alan milyonlarca insanın umudu misali.... ya çıkarsa ; çıkanlardan kaçı hayrını görmüş acaba % kaçı o paranın sefasını ne kadar sürmüş.

her ne yaparsan yap alt yapın olmadıkça başarın daimi olamaz: hazm edemezsin, şaşırırsın, kıymetini bilmezsin, şımarırsın, karakterin değişir etrafın yalaka dolar...

şimdi kalkıp kendine bir haftalık  program yapıyorsun yatma saati, ders çalışma saati, sinema, tiyatro, müzik, spor, yürüyüş hobin neyse deşarj olmalısın okuma saati tv vs..

bir program dahilinde hareket edersen yaptığın işe odaklanman konsantrasyonun motivasyonun artar bu da başarı getirir.

okulunu bitir işe gir kişisel gelişimle ilgilen zamana ihtiyacın var kariyer yap olmadı ekip kur başarı mutlaka gelecektir

önce kafanı rahatlat sonra kendine bir program yap boş maceralara odaklanma okulu asma :)

saygılar

Alıntı yapılan: heartsmagic - 17 Aralık 2015 - 22:53:54
Ne diyeyim, zaten sen okula gitmeyerek açıkça bir yol çizmişsin kendine. Naçizane önerim (büyüğün olarak say beni zira yaşça senden oldukça ilerideyim) okula dön, konsantrasyonunu kaybetme ve mezun ol. Senin gördüğün dersleri hemen her mühendis görüyor. Ancak insanlar bu derslerin arasında bir önceki iletimde değindiğim konularda kendilerini geliştirip dışarıda iş bulabiliyorsa bunu sen de yapabilirsin değil mi?

İşin kötü tarafıda orada işte. Ben başkasının emri altında çalışıp onun kölesi olmak istemiyorum. Konuşma konusunda çok sıkıntı çekiyorum zaten bu yüzden en yüksek mühendisliği bile bitirsem kimse beni işe almaz. Bir mühendis kendi oyunlarını yazıp satamaz mı? bağımsız oyun geliştiriciliği yapamaz mı? illahi geçinmek için iş bulmak şart mı? bu arada tavsiyeleriniz için teşekkür ederim

Alıntı yapılan: MuhbirKedi - 17 Aralık 2015 - 23:07:25
Java ile güzel bir FPS oyunu olur aslında bayağı da zevkli olurdu. Minecraft ve Rising World Java konusunda ciddi anlamda göstergedir.

Gerçi minecraft'ın grafikleri çok kötü hatta berbat ötesi ama fikir yönünden çok ağır basan bir program :) Kaliteli bir fikir lazım aslında. Şahsen ben minecraft'ı hiiç oynamadım ama internetten videolarını izledim. Videolarını izlemek bile beni mutlu etti, çok zevkli bir oyun görünüyor. Öyle bir oyun yapmak lazım.

Alıntı yapılan: SkynetX - 17 Aralık 2015 - 23:16:35
Sen çok yanlış gelmişsin. :D

Kimse bir oyun yazıp milyon dolar kazanamaz. Hele de basit, oynama süresi 10 dakka olan bir oyundan imkansız. Saçma sapan haberlere inanma.
Büyük paralar kazananlar da EA, Gameloft gibi firmalardır. O da oyun içi satıştan olur ancak.

Mühendislik demek matematik demek. Matematik bilmeden mühendis olunamayacağı gibi kesinlikle oyun da yazılamaz.

Tavsiyem, okula dön. Bir yerde yazılımcı olarak gir çalış. Oyun programlama ile hobi olarak yine ilgilen. Şansın dönerse büyük firmalara katılırsın.

Bazı bağımsız oyun geliştiricileride milyon dolarlar kazanıyor ama çok az sayıdılar. Mesela minecraft 2.5 milyar dolara satıldı. Satışları GTA'yı bile geçti. Hatta rekorunu kırabilen bir oyun daha yok. Tek kişi tarafından yazıldı. Doğru onun bu başarısı, oyun piyasasının kısa yoldan zengin olma yolu olarak görülmesine neden oldu. Onun dediğine göre ise bundan önce 50 tane başarısız projesi varmış. Yani göründüğü gibi kolay olmadığını söylüyor.
Okulu bitirmek lazım evet. Bu dönem geçti artık. Çoğu dersten kalırım. İkinci dönem okul derslerine daha çok ağırlık vereceğim.

Alıntı yapılan: Amenofis - 17 Aralık 2015 - 23:47:53
Şans eseri başarılı olanlara özenip te sakın okulu bırakayım deme. Ben dahil buradaki çoğu kişi yaşça senden büyük ve hayat tecrübemiz de fazla. Ben zamanında ailevi nedenlerden dolayı zorunluluktan okulu bırakmıştım ama şimdi keşke bütün zorluklara göğüs gerip okusaydım diyorum.

O alakasız dediğin dersler aslında o kadar alakalı ki... Bu işlerde matematik zekası en önemli şeydir, matematik olmadan yenilik olmaz. Veri yapıları deyip küçümsediğin şeyin nasıl bir mucize olduğunu bilsen sana öğretilenlerin kıymetini anlardın.

Gerçekten iİlginç şekilde bana benziyorsun. Ben okulu bırakıp iş hayatına atıldığımda oyun yapma hayalleri kuruyordum senin gibi. Ara sıra ustama diyordum ki şakayla karışık abi bak böyle böyle oyun işine girip çok para kazanıcam. 10 sene sonra gelicem ve bu dükkanı satın alıp seni çaycı yapıcam.:) Adam bilgisayarın b sinden anlamasa da hayat tecrübesinin ona verdiği özgüven ile dedi ki "sen 10 sene sonra zengin ol ben de pazar yerinde ... diye bağıracam" . Aradan 12 sene falan geçti ve evet adam haklıymış.:-\

Ustana öyle mi dedin gerçekten :D nasıl kovmadı seni :) sen de bilgisayar mühendisliği mi okuyordun? Keşke okulda öğrettiklerinden bir şeyler anlayabilsem ama inan hiçbir şey anlamıyorum. Bizim üniversite çok kalitesiz. Düzce üniversitesi. Devlet üniversitesi ama pek bilen yok. Sence bu üniversiteden mezun olmanın bir anlamı var mıdır?

Alıntı yapılan: Mr.AsLanturk - 18 Aralık 2015 - 00:28:18

şimdi oyunu yapan şahsiyet dinazor tasarımı  yapmış yani sosyal çevresi güçlü ki filme girebilmiş yeteneğine asla itirazım yok

bahsettiğin google store de ki oyun 1980 yıllar da Yakari'nin bir modellemesi ufak değişikliklerle başarı gelmiş bana öyle geldi belki yanılıyorum

yine oyuna dikkat edersen hiç köşeli sivri çizim yok bu oyunu göze hoş duruma getirmiş ( feng şui bir Çin felsefesi: yapı dizaynı ve mekan uygulaması )

oyunun renklendirmesi göze hoş geliyor tam profesyonel işi ve bilgi birikim analiz ürünü

oyunun içinde simetriler sırıtmıyor yani matematik var

kısaca oyun yapmak için yukarı da sıraladığım özellikler yazılımla alakalı değil bilgi ve birikimle olabilir veya ekip işidir

öncelikle okulun da verilen dersler sana lazım olacak bilgileri ihtiva ediyor için de safsata yok o dersler olmadan süper yazılımcı olsan boş ürünün bir köşede sürünür


'' mış '' la başlayan cümleler varsayımdan ibarettir.

yap/ tım veya başar/dım diyecek yaştasın o okulu kazanamayan nice gençler var sana imrenerek bakanlar var okulunun kıymetini bilmelisin

şu an ki  durum yıl başında bilet alan milyonlarca insanın umudu misali.... ya çıkarsa ; çıkanlardan kaçı hayrını görmüş acaba % kaçı o paranın sefasını ne kadar sürmüş.

her ne yaparsan yap alt yapın olmadıkça başarın daimi olamaz: hazm edemezsin, şaşırırsın, kıymetini bilmezsin, şımarırsın, karakterin değişir etrafın yalaka dolar...

şimdi kalkıp kendine bir haftalık  program yapıyorsun yatma saati, ders çalışma saati, sinema, tiyatro, müzik, spor, yürüyüş hobin neyse deşarj olmalısın okuma saati tv vs..

bir program dahilinde hareket edersen yaptığın işe odaklanman konsantrasyonun motivasyonun artar bu da başarı getirir.

okulunu bitir işe gir kişisel gelişimle ilgilen zamana ihtiyacın var kariyer yap olmadı ekip kur başarı mutlaka gelecektir

önce kafanı rahatlat sonra kendine bir program yap boş maceralara odaklanma okulu asma :)

saygılar

Doğru bu bölümü kazanmak isteyen çok kişi var ama yerimde olmak isteyen kaç kişi vardır orasını bilemem. Ben de ilk bilgisayar programcılığı okudum sonra dgs sınavına girip mühendisliğe geçiş yaptım ama puanlarım düşük olduğu için düzce üniversitesi gibi kalitesiz bir okula düştüm. Yaş olmuş 24 ama 18 yaşında çocuklarla üniversite okuyorum. 30 yaşında anca mezun olurum. Sence bana imrenerek bakıyorlar mıdır ? :) okulu sevmemin en büyük nedeni yurtla arasında 10 km olması ve duraklarda boşa geçen saatlere çok acıyorum.  Keşke biraz daha çalışıp daha iyi bir üniversiteye gidebilseydim.  Daha kaliteli bir eğitim alabileceğim bir üniversiteye. Ben bu üniversitenin bana kaliteli bir eğitim verebileceğine inanmıyorum. Hocaların ağzından çıkan tek kelimeden bile anlamıyorum. Onların anlattığı bazı şeyleri internetten anlatanlara bakıyorum ve anlıyorum. Gerçekten internette çok kaliteli hocalar var. Şu üniversitedeki hocaların yerlerine koysalar onları daha kaliteli eğitim verirler adım gibi eminim. Aynen bi de o var. diploman yoksa seni adamdan bile saymıyorlar, söz hakkı vermiyorlar. Garip bir dünya burası.

Şimdi çok karmam çorman gibi olmuş konun dağılmış şöyle parça parça gönderilerde farklı bilgiler vermişsin anlatım yapmışsın, bizim buradaki ünide okuyorum bende 10 yaş var aramızda senle yan bölümde 40 yaşında adam var. Gençler biraz daha rahat oluyorlar belki sana göre ama farkındalık var sende de onlara göre o yüzden okul kötüymüş hocalar kötüymüş diye bakma bitirmeme bak sen sanıyormusun en iyi okula gitsen orada hayalindeki eğitim gibi olacak, bazı hocalarda belli konulards çok iyi anlatım yapabilirler mesela x hoca youtubetta adam bir köklü ifadeler anlatır on numara ama bazı konularda da o kadar başarılı anlatamaz her hocada olabilir o durum. Matematik kısmı ise yada fizik onlar olmadan oyun ana konu olduğu için söylüyorum bir daire yada kare, dikdörtgen alan hesaplaması yapamadan yada uygulamanda yazamadan nasıl oyun yapacaksın? Diğer arkadaşların da dediği gibi mühendislik demek kendi bölümün dışımdaki konularıda bilmek demektir, ve kendini geliştirirler sürekli. Yeğenim irlanda da oyun programcılığı okuyor 4 yıllık senin hayellerindeki gibide değil hani okul :) ama okuyor burda iş bulabilir mi , hayır orada kalacağım diyor zaten sende bitir bölimünü yüksek master öyle bir üniye gidersin hem isteğine kavulursun hem tutmassada mühendislik yaparsın meslek olarak

Alıntı yapılan: plazma - 18 Aralık 2015 - 03:08:02
Şimdi çok karmam çorman gibi olmuş konun dağılmış şöyle parça parça gönderilerde farklı bilgiler vermişsin anlatım yapmışsın, bizim buradaki ünide okuyorum bende 10 yaş var aramızda senle yan bölümde 40 yaşında adam var. Gençler biraz daha rahat oluyorlar belki sana göre ama farkındalık var sende de onlara göre o yüzden okul kötüymüş hocalar kötüymüş diye bakma bitirmeme bak sen sanıyormusun en iyi okula gitsen orada hayalindeki eğitim gibi olacak, bazı hocalarda belli konulards çok iyi anlatım yapabilirler mesela x hoca youtubetta adam bir köklü ifadeler anlatır on numara ama bazı konularda da o kadar başarılı anlatamaz her hocada olabilir o durum. Matematik kısmı ise yada fizik onlar olmadan oyun ana konu olduğu için söylüyorum bir daire yada kare, dikdörtgen alan hesaplaması yapamadan yada uygulamanda yazamadan nasıl oyun yapacaksın? Diğer arkadaşların da dediği gibi mühendislik demek kendi bölümün dışımdaki konularıda bilmek demektir, ve kendini geliştirirler sürekli. Yeğenim irlanda da oyun programcılığı okuyor 4 yıllık senin hayellerindeki gibide değil hani okul :) ama okuyor burda iş bulabilir mi , hayır orada kalacağım diyor zaten sende bitir bölimünü yüksek master öyle bir üniye gidersin hem isteğine kavulursun hem tutmassada mühendislik yaparsın meslek olarak

Hiç birşey insanın hayalindeki gibi olmuyor hakkatende. Daha bilgisayarla ilk tanıştığım gün bilgisayar mühendisliği okumak istemiştim. Aradan yıllar geçti ve ben bu bölümdeyim ama hevesimi baya kaybettim. Artık eski merak kalmadı. Hocaları sevmiyorum çünkü sanki kendi bilgilerini kanıtlama amacıyla ders anlatıyorlarmış gibi hissediyorum. Yani ben bu konuyu biliyorum, ben çok iyi anlıyorum bu konudan havası vererek anlatıyorlar o yüzden anlatım tarzlarını hiç beğenmiyorum. Belki de dgs ile geçiş yaptığım için diğer öğrencilere göre zayıf kaldım bilmiyorum. Onların matematiği çok iyi ama benimki berbat :) Sırf ilerde pişman olmamak için okuyup bitireceğim çünkü gördüğüm kadarıyla pişman olan çok kişi var.

ben de isterdim hocalarım :

*Richard Stallman
*Mark Shuttleworth
*Steven Paul Jobs ( rahmetlik )

veya

** Hülya avşar
** Beren Saat
** Ayşegül Aldinç
** Müjde Ar 

olsun ama olmuyor ne kadar komik :)

Okulu beğenmiyorsun keza eğitmenleri üstelik 18'liklere takıyorsun sen o konumda abisin ( ağır abi ol ) yol göstericisin... rahmetlik Kemal Sunal üniversiteyi hatırladığım kadarı ile 51 yaşın da ve üstelik Vefa Lisesini de 11 yılda bitiren değerli bir sanatçımızdı gocunmadan kem küm etmeden efendice eğitimini yaptı.

sen öğrenmek istedikten sonra sana kimse engel olamaz düşüncelerinle kendini kilitleme Düzce'yi kazanamayanlar da var bak geçiş yapmışın o sınava kaç kişi girdi kaçı Mühendis adayı olabildi.

Biz Türk'lerin kültürüne yerleşmiş okumamak. Benim arkadaşlarımın çoğu, (ben de dahil ) okulu er veya geç terk ettiler ve çoğu Taksici, pazarlamacı, Tesisatçı v.s olabildiler ve başka da hiç bir şey olamadılar. Nadiren okumuş olanlar arasında ise Şirket sahibi veya ortağı olanlar var.

30 yaşına kadar bir meslek sahibi olamayan için işin ilerisi çok zor. 40 yaşından sonra işsiz kalan için yeni bir iş bulabilmek imkansız. Ben erken yaşta emekliliğe ayrılmak zorunda kaldım. 60 yaşından sonra herkes emekli olur ve torunları ile ilgilenir. kısa ve öz, Öğrenmenin yaşı yok, ama bir meslek sahibi olmanın ve de bir işe başlamış olmanın zamanı geçebiliyor. Bir insanın iş hayatındaki en verimli yılları 30 - 40 yaşları arası. o yaşlarda meslğinde terfii eden, bir yerlere gelir. Başarılı olamayanlar ise şanslarını yitirmiş olurlar.

Emeklilikte de, çalışma hayatın boyunca ne iş yapmışsan, onun bedelini alırsın.

Hayatın her aşamasının farklı bir önemi var ve asla geri dönüşü yok.

Ben bundan tam 6 sene önce programlama öğrenmeye başlamıştım. Bu güne kadar yapabildiğim en gelişmiş uygulamam yaklaşık 1000 kod satırlık bir Animasyon. En çak zamanımı alan işlem, güzelleştirmeler (optimisazyon) oldu. 1000 satırın 800 satınında defalarca en yeniden düzeltmeler yapmam gerekti. Bu işlem de hiç eğlenceli değildi. Oyun oynayı sevebilirsin. Animasyonu izlemesi güzel olabilir ama yazması bildiğimiz bir iş. Bir kaç saniyelik bir eğlence için bir ay uğraştım. (oyuna giden yol: önce grafik, ardından Animasyon, ardından Simulasyon ve nihayetinde Oyun) Ben den daha iyi programlama bilen birisi bu Animasyonu, eminim bir kaç yüz satıra sığdırabilirdi ve de daha iyisini yapabilirdi.

Bir kaç haftada veya bir kaç ayda bir oyun geliştirebileceğine inanma. Herkesin algılayabilme kabiliyeti ve de yetenekleri farklı. Okuma isteğin yoksa okuyamazsın. O isteği kendin teşvik etmelisin. Şahsen okul yıllarında Kimya derslerinde çok kötüyken, bir gün Kimya'ya kişisel bir ilgim arttı ve okul kütüphanesinde kendi ilgi alanımda araştırmalar yaparken, derşlerde de Kimya da en iyi öğrenciler arasına girdiğimi fark ettim. Kişisel ilgini yönlendirmeyi öğrenmelisin. Kendine karşı bir ön yargı oluşturmuşsun ve bu ön yargının kurbanı olmuşsun. İnsanlarla iletişime geçmezsen, iletişim kanbiliyetinide geliştiremezsin. İletişim ise hayatta en önemli unsurlardan biri. İletişimsizlik çok büyük sosyal ve mesleki kazalara neden olabiliyor. Bunu meslek hayatımda defelarca izledim. Mesleğim, Turist rehberliği.

Alıntı yapılan: ekremsenturk - 18 Aralık 2015 - 10:45:31
Biz Türk'lerin kültürüne yerleşmiş okumamak. Benim arkadaşlarımın çoğu, (ben de dahil ) okulu er veya geç terk ettiler ve çoğu Taksici, pazarlamacı, Tesisatçı v.s olabildiler ve başka da hiç bir şey olamadılar. Nadiren okumuş olanlar arasında ise Şirket sahibi veya ortağı olanlar var.

30 yaşına kadar bir meslek sahibi olamayan için işin ilerisi çok zor. 40 yaşından sonra işsiz kalan için yeni bir iş bulabilmek imkansız. Ben erken yaşta emekliliğe ayrılmak zorunda kaldım. 60 yaşından sonra herkes emekli olur ve torunları ile ilgilenir. kısa ve öz, Öğrenmenin yaşı yok, ama bir meslek sahibi olmanın ve de bir işe başlamış olmanın zamanı geçebiliyor. Bir insanın iş hayatındaki en verimli yılları 30 - 40 yaşları arası. o yaşlarda meslğinde terfii eden, bir yerlere gelir. Başarılı olamayanlar ise şanslarını yitirmiş olurlar.

Emeklilikte de, çalışma hayatın boyunca ne iş yapmışsan, onun bedelini alırsın.

Hayatın her aşamasının farklı bir önemi var ve asla geri dönüşü yok.

Ben bundan tam 6 sene önce programlama öğrenmeye başlamıştım. Bu güne kadar yapabildiğim en gelişmiş uygulamam yaklaşık 1000 kod satırlık bir Animasyon. En çak zamanımı alan işlem, güzelleştirmeler (optimisazyon) oldu. 1000 satırın 800 satınında defalarca en yeniden düzeltmeler yapmam gerekti. Bu işlem de hiç eğlenceli değildi. Oyun oynayı sevebilirsin. Animasyonu izlemesi güzel olabilir ama yazması bildiğimiz bir iş. Bir kaç saniyelik bir eğlence için bir ay uğraştım. (oyuna giden yol: önce grafik, ardından Animasyon, ardından Simulasyon ve nihayetinde Oyun) Ben den daha iyi programlama bilen birisi bu Animasyonu, eminim bir kaç yüz satıra sığdırabilirdi ve de daha iyisini yapabilirdi.

Bir kaç haftada veya bir kaç ayda bir oyun geliştirebileceğine inanma. Herkesin algılayabilme kabiliyeti ve de yetenekleri farklı. Okuma isteğin yoksa okuyamazsın. O isteği kendin teşvik etmelisin. Şahsen okul yıllarında Kimya derslerinde çok kötüyken, bir gün Kimya'ya kişisel bir ilgim arttı ve okul kütüphanesinde kendi ilgi alanımda araştırmalar yaparken, derşlerde de Kimya da en iyi öğrenciler arasına girdiğimi fark ettim. Kişisel ilgini yönlendirmeyi öğrenmelisin. Kendine karşı bir ön yargı oluşturmuşsun ve bu ön yargının kurbanı olmuşsun. İnsanlarla iletişime geçmezsen, iletişim kanbiliyetinide geliştiremezsin. İletişim ise hayatta en önemli unsurlardan biri. İletişimsizlik çok büyük sosyal ve mesleki kazalara neden olabiliyor. Bunu meslek hayatımda defelarca izledim. Mesleğim, Turist rehberliği.

Animasyonu neden kodlarla yaptınız? programla yapılmıyor mu animasyonlar? kafam karıştı.. Benim gibi asosyaller için okumak işkence olabiliyor.. Konuşmayı beceremiyorum ve konuşamadığım içinde herkes sıkılıp gidiyor. Neyse onlara ihtiyacım yok teş başıma okulu bitiririmde umarım 29 yaşına kadar bitiririm yoksa zorla askerliğe götürecekler beni :) deneyimlerinizi paylaştığınız içinde teşekkür ederim

Alıntı yapılan: Mr.AsLanturk - 18 Aralık 2015 - 03:58:29
ben de isterdim hocalarım :

*Richard Stallman
*Mark Shuttleworth
*Steven Paul Jobs ( rahmetlik )

veya

** Hülya avşar
** Beren Saat
** Ayşegül Aldinç
** Müjde Ar 

olsun ama olmuyor ne kadar komik :)

Okulu beğenmiyorsun keza eğitmenleri üstelik 18'liklere takıyorsun sen o konumda abisin ( ağır abi ol ) yol göstericisin... rahmetlik Kemal Sunal üniversiteyi hatırladığım kadarı ile 51 yaşın da ve üstelik Vefa Lisesini de 11 yılda bitiren değerli bir sanatçımızdı gocunmadan kem küm etmeden efendice eğitimini yaptı.

sen öğrenmek istedikten sonra sana kimse engel olamaz düşüncelerinle kendini kilitleme Düzce'yi kazanamayanlar da var bak geçiş yapmışın o sınava kaç kişi girdi kaçı Mühendis adayı olabildi.

Kemal sunal'ın o kadar geç yaşta okul bitirdiğini bilmiyordum. Ama kesin açıktan okumuştur ya da okula gitmek zorunda kalmamıştır, yurt köşelerinde sürünmemiştir. sınavdan sınava olsa okumak rahat oluyor tabi yaşlı olsan bile :)

Alıntı yapılan: dert36 - 18 Aralık 2015 - 02:05:57

Alıntı yapılan: MuhbirKedi - 17 Aralık 2015 - 23:07:25
Java ile güzel bir FPS oyunu olur aslında bayağı da zevkli olurdu. Minecraft ve Rising World Java konusunda ciddi anlamda göstergedir.

Gerçi minecraft'ın grafikleri çok kötü hatta berbat ötesi ama fikir yönünden çok ağır basan bir program :) Kaliteli bir fikir lazım aslında. Şahsen ben minecraft'ı hiiç oynamadım ama internetten videolarını izledim. Videolarını izlemek bile beni mutlu etti, çok zevkli bir oyun görünüyor. Öyle bir oyun yapmak lazım.

Birde Rising World'e bakınız hem grafik açısından da iyi ayrıca her şey küp küp değil.

O kadar çok uzun yazmışsınız ki okuyamadım.. @dert36; yaş konusunda Bence;

Henüz yaşınız erken!

Ben şuan 14 yaşındayım 10 gün sonra 15'ime girecem.. Bende heveslendim ama sonradan vazgeçtim.. Hele bi görsel programlamayı öğreneyim dedim.. Şuan ben D dili uğraşıyorum.. Nedeni ise kolaylık sağlıyor bana.. Bir o kadar da pek duyulmamış bir dil..

Eğer kendinize göre bir programlama dili seçerseniz, en azından birşeyler yapabileceksiniz.. Size tavsiyem bence önce küçük oyunlardan başlayın, gerisi zamanla gelir..

Ve unutmayınız;

Hiçbir şey için geç değildir.. Akıp geçen zamanın kıymetini bilmelisiniz..

Alıntı yapılan: MuhbirKedi - 18 Aralık 2015 - 12:10:48

Alıntı yapılan: dert36 - 18 Aralık 2015 - 02:05:57

Alıntı yapılan: MuhbirKedi - 17 Aralık 2015 - 23:07:25
Java ile güzel bir FPS oyunu olur aslında bayağı da zevkli olurdu. Minecraft ve Rising World Java konusunda ciddi anlamda göstergedir.

Gerçi minecraft'ın grafikleri çok kötü hatta berbat ötesi ama fikir yönünden çok ağır basan bir program :) Kaliteli bir fikir lazım aslında. Şahsen ben minecraft'ı hiiç oynamadım ama internetten videolarını izledim. Videolarını izlemek bile beni mutlu etti, çok zevkli bir oyun görünüyor. Öyle bir oyun yapmak lazım.

Birde Rising World'e bakınız hem grafik açısından da iyi ayrıca her şey küp küp değil.

Evet bu oyunun grafikleri daha iyi :) acaba minecraft'an sonra mı çıktı ?

Alıntı yapılan: MaRJiNaL - 18 Aralık 2015 - 12:59:27
O kadar çok uzun yazmışsınız ki okuyamadım.. @dert36; yaş konusunda Bence;

Henüz yaşınız erken!

Ben şuan 14 yaşındayım 10 gün sonra 15'ime girecem.. Bende heveslendim ama sonradan vazgeçtim.. Hele bi görsel programlamayı öğreneyim dedim.. Şuan ben D dili uğraşıyorum.. Nedeni ise kolaylık sağlıyor bana.. Bir o kadar da pek duyulmamış bir dil..

Eğer kendinize göre bir programlama dili seçerseniz, en azından *bir şeyler yapabileceksiniz.. Size tavsiyem bence önce küçük oyunlardan başlayın, gerisi zamanla gelir..

Ve unutmayınız;

Hiçbir şey için geç değildir.. Akıp geçen zamanın kıymetini bilmelisiniz..

Yaş ilerledikçe öğrenme zorlaşıyor :) biraz da o yüzden. Aynen küçük oyunlardan başlayacağım. Sudoku yapmaya karar verdim. Bugün yapar yarın foruma atarım

Alıntı yapılan: dert36Yaş ilerledikçe öğrenme zorlaşıyor biraz da o yüzden. Aynen küçük oyunlardan başlayacağım. Sudoku yapmaya karar verdim. Bugün yapar yarın foruma atarım

Bir günde yapabileceğine inanıyorsan dene.. Görsel olacaksa hangi programlama dilini kullanacaksınız?

Alıntı yapılan: dert36 - 18 Aralık 2015 - 15:22:08
Yaş ilerledikçe öğrenme zorlaşıyor :) biraz da o yüzden. Aynen küçük oyunlardan başlayacağım. Sudoku yapmaya karar verdim. Bugün yapar yarın foruma atarım

Güzel bir fikir. Bir yerden başlamak her zaman en iyi karar.

Alıntı yapılan: MaRJiNaL - 18 Aralık 2015 - 15:27:03

Alıntı yapılan: dert36Yaş ilerledikçe öğrenme zorlaşıyor biraz da o yüzden. Aynen küçük oyunlardan başlayacağım. Sudoku yapmaya karar verdim. Bugün yapar yarın foruma atarım

Bir günde yapabileceğine inanıyorsan dene.. Görsel olacaksa hangi programlama dilini kullanacaksınız?

Kaç gündür java öğrenmeye çalışıyordum onunla yapacağım. Kafamda az çok algoritmasını kurdum. Umarım yapabilirim.

Alıntı yapılan: ekremsenturk - 18 Aralık 2015 - 16:06:52
Güzel bir fikir. Bir yerden başlamak her zaman en iyi karar.

Teşekkür ederim :)

Alıntı yapılan: dert36 - 18 Aralık 2015 - 15:22:08

Alıntı yapılan: MuhbirKedi - 18 Aralık 2015 - 12:10:48

Alıntı yapılan: dert36 - 18 Aralık 2015 - 02:05:57

Alıntı yapılan: MuhbirKedi - 17 Aralık 2015 - 23:07:25
Java ile güzel bir FPS oyunu olur aslında bayağı da zevkli olurdu. Minecraft ve Rising World Java konusunda ciddi anlamda göstergedir.

Gerçi minecraft'ın grafikleri çok kötü hatta berbat ötesi ama fikir yönünden çok ağır basan bir program :) Kaliteli bir fikir lazım aslında. Şahsen ben minecraft'ı hiiç oynamadım ama internetten videolarını izledim. Videolarını izlemek bile beni mutlu etti, çok zevkli bir oyun görünüyor. Öyle bir oyun yapmak lazım.

Birde Rising World'e bakınız hem grafik açısından da iyi ayrıca her şey küp küp değil.

Evet bu oyunun grafikleri daha iyi :) acaba minecraft'an sonra mı çıktı ?

Evet Minecraft'tan sonra çıktı.

Sevgili genç arkadaşım, senin için son iletim olsun bu başlığa :) Az biraz ara ver bu işlere, biraz nefes al, farklı şeyler yap. Örneğin kitap oku, varsa yeteneğin bir müzik aleti çal üç beş gün ya da ne bileyim gezin biraz. Kısacası kafanı dağıt, zira şu an en büyük sorunun kafanın içindeki bu dağınıklık bence. Herkes hayata farklı bir pencereden bakar, tamam sen başkasının altında çalışmak istemiyorsun ancak emin ol birilerinin yanında çalışıp para kazanmak kötü bir şey değil, alnının teriyle yapıyorsan bu işi, kesinlikle değil.

Ne yapayıp, ne yapayım diyerek deli tavuklar gibi koşturmanın bir anlamı yok. Bu başlık sen yazdıkça, bizler yazdıkça iki üç sene daha devam eder, mesele senin bir şeylere başlaman. Bundan ötesi senin için zaman kaybı olacaktır. Bağlayayım, hayallerinin peşinde koş ancak dışarıdaki dünyanın gerçek olduğunu unutma. Hayallerin olsun, fakat önce iş güç sahibi olmaya bak.

Alıntı yapılan: heartsmagic - 19 Aralık 2015 - 03:16:56
Sevgili genç arkadaşım, senin için son iletim olsun bu başlığa :) Az biraz ara ver bu işlere, biraz nefes al, farklı şeyler yap. Örneğin kitap oku, varsa yeteneğin bir müzik aleti çal üç beş gün ya da ne bileyim gezin biraz. Kısacası kafanı dağıt, zira şu an en büyük sorunun kafanın içindeki bu dağınıklık bence. Herkes hayata farklı bir pencereden bakar, tamam sen başkasının altında çalışmak istemiyorsun ancak emin ol birilerinin yanında çalışıp para kazanmak kötü bir şey değil, alnının teriyle yapıyorsan bu işi, kesinlikle değil.

Ne yapayıp, ne yapayım diyerek deli tavuklar gibi koşturmanın bir anlamı yok. Bu başlık sen yazdıkça, bizler yazdıkça iki üç sene daha devam eder, mesele senin bir şeylere başlaman. Bundan ötesi senin için zaman kaybı olacaktır. Bağlayayım, hayallerinin peşinde koş ancak dışarıdaki dünyanın gerçek olduğunu unutma. Hayallerin olsun, fakat önce iş güç sahibi olmaya bak.

Abi haklısın aceleci davrandım. Bir an önce para kazanayım dedim her işe atladım ama sadece vakit kaybettim. Artık tek bir alan üzerine yoğunlaşıcam ve ne kadar acı duyarsam duyayım geri dönmeyeceğim. Teşekkür ederim

Alıntı yapılan: dert36Alıntı yapılan: MaRJiNaL - 2015-12-18, 15:27:03Alıntı yapılan: dert36[img width=15,height=15]https://forum.ubuntu-tr.net/Smileys/default/smiley.gif[/img][img width=15,height=15]https://forum.ubuntu-tr.net/Smileys/default/smiley.gif[/img]Yaş ilerledikçe öğrenme zorlaşıyor [img width=15,height=15]https://forum.ubuntu-tr.net/Smileys/default/smiley.gif[/img] biraz da o yüzden. Aynen küçük oyunlardan başlayacağım. Sudoku yapmaya karar verdim. Bugün yapar yarın foruma atarımBir günde yapabileceğine inanıyorsan dene.. Görsel olacaksa hangi programlama dilini kullanacaksınız?
Kaç gündür java öğrenmeye çalışıyordum onunla yapacağım. Kafamda az çok algoritmasını kurdum. Umarım yapabilirim.


Alıntı yapılan: ekremsenturk - 2015-12-18, 16:06:52Güzel bir fikir. Bir yerden başlamak her zaman en iyi karar.
Teşekkür ederim

Java öğrenmeye yeni başladıysanız, bu işlerde zorlanacaksınız...

Alıntı yapılan: MaRJiNaL - 19 Aralık 2015 - 13:20:03

Alıntı yapılan: dert36Alıntı yapılan: MaRJiNaL - 2015-12-18, 15:27:03Alıntı yapılan: dert36[img width=15,height=15]https://forum.ubuntu-tr.net/Smileys/default/smiley.gif[/img][img width=15,height=15]https://forum.ubuntu-tr.net/Smileys/default/smiley.gif[/img]Yaş ilerledikçe öğrenme zorlaşıyor [img width=15,height=15]https://forum.ubuntu-tr.net/Smileys/default/smiley.gif[/img] biraz da o yüzden. Aynen küçük oyunlardan başlayacağım. Sudoku yapmaya karar verdim. Bugün yapar yarın foruma atarımBir günde yapabileceğine inanıyorsan dene.. Görsel olacaksa hangi programlama dilini kullanacaksınız?
Kaç gündür java öğrenmeye çalışıyordum onunla yapacağım. Kafamda az çok algoritmasını kurdum. Umarım yapabilirim.


Alıntı yapılan: ekremsenturk - 2015-12-18, 16:06:52Güzel bir fikir. Bir yerden başlamak her zaman en iyi karar.
Teşekkür ederim

Java öğrenmeye yeni başladıysanız, bu işlerde zorlanacaksınız...

Zorlanmaya başladım bile. Bir türlü sudoku oyununun algoritmasını kuramadım

Bu noktada okul çok işe yarıyor işte.. O gereksiz dediğiniz Veri Türlerini öğrenmek için ben 40 takla atıyorum.. Burada kurs yok ki gidip öğreneyim?

Alıntı yapılan: MaRJiNaL - 19 Aralık 2015 - 13:29:46
Bu noktada okul çok işe yarıyor işte.. O gereksiz dediğiniz Veri Türlerini öğrenmek için ben 40 takla atıyorum.. Burada kurs yok ki gidip öğreneyim?

Veri yapıları dersleri internet üzerinden de anlatılıyor kursa gerek yok bence

Alıntı yapılan: dert36Alıntı yapılan: MaRJiNaL - Bugün, 13:29:46Bu noktada okul çok işe yarıyor işte.. O gereksiz dediğiniz Veri Türlerini öğrenmek için ben 40 takla atıyorum.. Burada kurs yok ki gidip öğreneyim?
 Veri yapıları dersleri internet üzerinden de anlatılıyor kursa gerek yok bence

Bi link verebilir misiniz? Ben sürekli .pdf olarak arıyordum..

Alıntı yapılan: MaRJiNaL - 19 Aralık 2015 - 15:13:17

Alıntı yapılan: dert36Alıntı yapılan: MaRJiNaL - Bugün, 13:29:46Bu noktada okul çok işe yarıyor işte.. O gereksiz dediğiniz Veri Türlerini öğrenmek için ben 40 takla atıyorum.. Burada kurs yok ki gidip öğreneyim?
Veri yapıları dersleri internet üzerinden de anlatılıyor kursa gerek yok bence

Bi link verebilir misiniz? Ben sürekli .pdf olarak arıyordum..

Alıntı yapılan: dert36Alıntı yapılan: MaRJiNaL - Bugün, 15:13:17Alıntı yapılan: dert36Alıntı yapılan: MaRJiNaL - Bugün, 13:29:46Bu noktada okul çok işe yarıyor işte.. O gereksiz dediğiniz Veri Türlerini öğrenmek için ben 40 takla atıyorum.. Burada kurs yok ki gidip öğreneyim?
 Veri yapıları dersleri internet üzerinden de anlatılıyor kursa gerek yok benceBi link verebilir misiniz? Ben sürekli .pdf olarak arıyordum..

Bende tıpkı sizin gibiyim fakat henüz 17 yaşındayım. Bana sorarsanız pc platformunda değil de Android ve ios için oyun geliştirmeniz çünkü her 5 kişiden 4 nün akıllı telefonu var. Fikrinizi minecraft, flappy bird, candy crush, aa  gibi çok karışık olmayan basit ve insanları kendine bağlayan bir oyun geliştirmelisiniz bence. Ayrıca oyunu ücretli olarak sunmayın ücretsiz verin. Oyun tutmaya başladığı anda reklamlarla para kazanabilirsin. Baktın oyun tuttu yapımcı adı yani sizin adınız bir değer kazanmış olur. Bu sayede hem marka yapmış olur hemde oyundaki reklamlardan kazandığınız parayla patent ve yeni projeler için bütçe oluşturabilirsiniz. İlk olarak patentten korkuyorsanız eğer iddiali bir proje bulunca bir sponsor bulmaya çalışın.

Bir uygulamanın (oyun veya başka bir şey) kullanımının basit veya kolay olması, o uygulamanın kendisinin yapılmasıda basit veya kolay olduğu ablamına gelmez. Aksine, ters orantılıdır. Gerçekten basit bir uygulamanın kullanımı, bir kullanıcı için daha zor ve anlaşılmaz olur. ( Şimdilik bunun ne anlama geldiğini kafanıza takmaya gerek yok.)

Alıntı yapılan: ceyhun123 - 19 Aralık 2015 - 20:02:21
Bende tıpkı sizin gibiyim fakat henüz 17 yaşındayım. Bana sorarsanız pc platformunda değil de Android ve ios için oyun geliştirmeniz çünkü her 5 kişiden 4 nün akıllı telefonu var. Fikrinizi minecraft, flappy bird, candy crush, aa  gibi çok karışık olmayan basit ve insanları kendine bağlayan bir oyun geliştirmelisiniz bence. Ayrıca oyunu ücretli olarak sunmayın ücretsiz verin. Oyun tutmaya başladığı anda reklamlarla para kazanabilirsin. Baktın oyun tuttu yapımcı adı yani sizin adınız bir değer kazanmış olur. Bu sayede hem marka yapmış olur hemde oyundaki reklamlardan kazandığınız parayla patent ve yeni projeler için bütçe oluşturabilirsiniz. İlk olarak patentten korkuyorsanız eğer iddiali bir proje bulunca bir sponsor bulmaya çalışın.

Steamı duyuncabaya heyecanlanmıştım. Ama haklısınız galiba en iyisi android platformu. O yüzden libGDX'i öğrenmeye başladım ve java. 3 boyutlu oyunlar daha zor olacağı için 2 boyutlu oyunlar üzerinde yoğunlaşacağım. Flappy bird gibi oyunlar bence googl'un programcıları kendi platformuna çekebilmek için kurguladığı bir plandan ibaret. Böyle yaparak android için yazılan oyunlar çok kazandırıyor izlenimi vermeye çalıştılar ve başardılar. Bu tür emek harcanmadan ortaya çıkıp programcısına binlerce dolar kazandıran oyunlar programcıları android platformuna çekti. Aslında bu işten bir tek google kazançlı çıkıyor. Geri kalan hepimiz ise önümüze atılan kemikleri kemirmekle yetiniyoruz sadece.

Alıntı yapılan: ekremsenturk - 19 Aralık 2015 - 21:21:09
Bir uygulamanın (oyun veya başka bir şey) kullanımının basit veya kolay olması, o uygulamanın kendisinin yapılmasıda basit veya kolay olduğu ablamına gelmez. Aksine, ters orantılıdır. Gerçekten basit bir uygulamanın kullanımı, bir kullanıcı için daha zor ve anlaşılmaz olur. ( Şimdilik bunun ne anlama geldiğini kafanıza takmaya gerek yok.)

Gerçekten ne demek istediğinizi anlayamadım :)

konu amacına ulaşmış, öğütler verilmiş, dersler çıkarılmış gibi görünüyor. Ne dersin @dert36, konuyu kapatalım mı ?

Alıntı yapılan: Reverser - 20 Aralık 2015 - 00:53:02
konu amacına ulaşmış, öğütler verilmiş, dersler çıkarılmış gibi görünüyor. Ne dersin @dert36, konuyu kapatalım mı ?

Kapatalım :) Herkese teşekkür ederim